Zeytinliklerini ve ormanlarını geçen yaz yaşanan yangılarda kaybeden Muğlalılar, arazilerine düşülen YEKA şerhine dava açtı. Dava dilekçesinde, YEKA projesinin yürütmesinin durdurulması talep edildi.

Muğla’da çıkan orman yangınları sonucu büyük bir alan ağaçsız kaldı

Osman Çaklı

Muğla’nın YEKA (Yenilenebilir Kaynak Alanları) ilan edilmesinin ardından, köylülerin arazilerine şerh düşülmesine karşı dava açıldı. Köylülerin gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal, Danıştay 13. Dairesi’ne Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na yürütmeyi durdurma istemli dava açtıklarını duyurdu.

Davacılar arasında geçtiğimiz yaz çıkan yangınlarda orman varlıklarını kaybeden Bodrum’un Mazı, Milas’ın Fesleğen ve Bozalan köylüleri de yer alıyor.

İsmail Hakkı Atal

‘HUKUKİ DAYANAĞI BULUNMUYOR’

Avukat Atal, açılan davanın kamu hizmeti niteliğinde olduğuna işaret ederek hukuki olarak kendilerinin dinlenmesini de talep ettiklerini söyledi. Atal, YEKA’nın hukuka aykırılık ve telafisi imkansız sonuçlar doğuracağı öngörüsüyle, dava sonuçlanıncaya kadar yürütmeyi durdurma kararının verilmesi gerektiğinin altını çizdi.

YEKA projesinin Muğla’daki geçmişi 2019 yılına kadar uzanıyor. Projenin arka planında Alman menşeili bir şirket olduğu da iddia edilmişti. Rekabet Kurulu’nun 12 Kasım 2019 tarihli kararında T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile ENERCON Rüzgar Enerji Santrali Kurulum Hizmetleri Ltd. Şti. arasında yapılan anlaşma onaylandı. Fakat bahsi geçen arazilerin arasında geçtiğimiz yaz çıkan orman yangınlarında yanmış zeytin arazileri olması, bölgede yaşayan köylülerin itirazına neden oldu. Çevre avukatı İsmail Hakkı Atal ile iletişime geçen köylüler, projeyi yargıya taşıdı. Köylüler YEKA için arazilerine şerh düşüldüğünü ise tesadüf eseri öğrenmişti. Avukat Atal, açtığı davanın dilekçesinde projenin hukuki dayanağı olmadığını şöyle savundu:

“İfa edilen bu görev yaşama hakkı mücadelesidir. Toplumun yaşama hakkını, su ve gıda kaynaklarını yok eden ya da yok edecek, ekolojik dengeyi, bölgenin klimatolojisini bozacak; geçim kaynaklarını yok edecek tesislere verilen izinlerin ve dava konusu idari işlemin hukuki dayanağı bulunmuyor.”

‘TERMİK SANTRALLER KAPATILIP YEKA İLAN EDİLSİN’

Davacılardan Ergun Şanlı da YEKA alanı ilan edilen Fesleğen Köyü’nde arıcılık yaparak geçimini sağlıyor. Projenin durdurulmaması halinde, arıcılık faaliyetleri sonlanacağı için davaya müdahil oldu.

37 sayfalık dava dilekçesinde Rüzgar Elektrik Santrali (RES) hakkında insan ve canlı sağlığına dair etkileri sunuldu. Davacılar, bilimsel dayanaklardan yola çıkarak projenin durdurulmasını talep ediyor.

Avukat Atal, Muğla’da YEKA alanı ilan edilmesi gereken yerlerin ormanlar ve zeytinlikler olmadığını belirterek şunları söyledi: “Yeniköy-Kemerköy ve Yatağan termik santrallerinin ölü bölge haline getirdiği, üzerinde rüzgar ve güneş enerjisi kurmak dışında hiçbir şey yapılamayacak 55 bin dönümlük arazi YEKA ilan edilmeli. Termik santraller kapatılmalı.”

‘YEKA ALANI İLAN EDİLEN YERLERİN YANMASI MI İSTENDİ?’

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın Mart 2021’de iptal davası açılan bölgeyi YEKA alanı ilan ettiğini belirten Atal şöyle devam etti: “Köylünün tarlasına, zeytinliğine YEKA şerhi koyuldu. Temmuz 2021’de YEKA alanı ilan edilen yerlerde orman yangını başladı. Yangın çeşitli nedenlerle söndürülmedi ya da söndürülemedi. Diğer yandan Sayıştay raporlarıyla Orman Genel Müdürlüğü’nün yangına hassas bölgelerde acil durum eylem planı hazırlamadığı ve 300 civarında yangın söndürme arazözünü AKP’li belediyelere hibe ettiği ortaya çıktı… YEKA alanı ilan edilen yerlerin yanması mı istendi?”

Bu Haber 09.03.2022Tarihinde Gazeteduvar Adresinde Yayımlanmıştır.

Kategoriler